Çalışmalar  |  2016
Babaların Elbisesi Hep Gri mi Olur? / Proje Sergisi
Kukla Yerleştirme, 2016 PVC, kağıt, LED, ahşap / Değişken boyut
Kukla Yerleştirme, 2016 PVC, kağıt, LED, ahşap / Değişken boyut
Ben hiç rüya görmem, 2016 Ahşap, kağıt, LED, 17,5x17,5x20,5 cm
Zeki Tekiner ve Yavuz Yükselbaba’nın cenaze töreninden arşiv görüntüsü, 18 Haziran 1980, Nevşehir Video, 1’51’, Ninni:Alfred HOCHSTRASSER 2012

Babaların Elbisesi Hep Gri Mi Olur?

 

Projenin sergi ayağı, deneysel bir sahne performansının görsel unsurlarını galeri ortamına taşıyarak hikayeyi başka bir disiplinde yeniden kuruyor. Hikaye, hatırlama ve bellek süreçlerinde mekanı, toplumsal hafızanın kurucu bir unsuru olarak başat bir yere oturtuyor. Bellek, hatırlama ve hatırlanan üzerinden geçmişi yeniden örmekle kalmaz, güncel olanı da şekillendirir. Dolayısıyla sadece geçmişte olup bitenden ibaret değildir. 

 

Projeye temel olan hikayede babası siyasi bir cinayet sonucu öldürülen 2 yaşındaki kız cinayeti, cinayetin işlendiği şehrin bu olaydan sonraki sessizliğini, içe kapanışını ya da bütün bir şehre hakim olan korkuyu anlatıyor. Kız bu hikayeyi hatırlıyor da mı anlatıyor? Yoksa ona anlatılanlardan kurduğu bir hikayeyi kendi yaşamış gibi içselleştirerek çocukluğunun eksik kalmış bir parçasını mı tamamlamaya çalışıyor? 

 

Iki yaşındaki kız tanıklığını geriye doğru oluşturur ve bunu birkaç belgeselleşmiş olay görüntüsüyle tamamlamaya/desteklemeye çalışır. Böylece anlatı, iki yaşındaki kızın gözünden, dolayısıyla bir çocuk gözünün naif estetiğiyle kurulur. Yer yer primitif bir anlatımı tercih eden anlatı, özünde siyasi bir bilim-kurguyu barındırırken giderek masalın gerçeküstülüğüne sığınır. Anlatısını bir çocuk resminin naifliğiyle kuran hikaye sinema, beden oyunculuğu, gölge tiyatrosu/kukla ve animasyon disiplinlerinden oluşan geçişmeli bir dile sahiptir. 

 

Hikayede yukarı ve aşağı şehir anlatılır. Küçük kız yukarı şehirdeki evlerin içinden tünellerle birbirine bağlanan aşağı şehri keşfeder. Cinayetin ardından aşağı şehre kaçan insanların yeni yaşamına tanık olur. Sembolleri ve Anadolu’nun geleneksel anlatım dillerini (gölge oyunu vb) kullanmayı planlayan hikaye Kemal Gökhan Gürses’in çizgisinde vücut bulur. Hikayenin anlatımı temelde liriktir. 

 

 

 

Zilberman Galeri